article/header_images/2c7387cb8484427690168d1fffcaa11c.PNGarticle/featured_images/d9f08cef74f941998855403a928d743c.PNG

Kavramların İzinde: Sekülerleşme / 25.02.2021

01 Mart 2021
youtube-icon

Kavramların İzinde Seminer Serisinde Asım Öz’ün Şubat Ayı Konuğu Mehmet Özay’dı. 25 Şubat Tarihinde Gerçekleşen Programda “Sekülerleşme” Kavramı Merkeze Alındı, Teorik Çerçevesi Üzerine Konuşuldu

Asım Öz, Mehmet Özay’a Türkiye’de sosyal bilim ortamında laiklik ve sekülerlik üzerinden yapılan tartışmaların kavramsal analizi yapıldığında, değişen toplumlarda sekülerleşme olgusunun nasıl anlaşılması gerektiğini sordu.

Mehmet Özay Türkiye’de ve batıda yapılan araştırmalarda öncelikle kavramsallaştırma çalışmalarını görüyoruz diyerek başladı. Modernleşme sürecinde toplumların dinle ilişkilerinin kuramsal, toplumsal ve bireysel yönlerden azalacağı ve ortadan kalkacağı söylemi yaygındı. Bu söylem 19. yüzyılda kendi toplumlarını inceleyen araştırmacıların bakış açısından doğdu. Din sosyolojisinin çalışma alanlarının genişlemesiyle sadece Batı Avrupa toplumlarında değil, dünyanın farklı bölgelerindeki toplumlarda da dinin neye tekabül ettiği sosyal gerçeklikle açıklanabilir. Son 25 yılda sekülerleşme dünyadaki dinin görünümlerine karşılık gelmeye başladı. Bu durumun Türkiye’de daha geç yaşandığını söylemek mümkün. Bir yandan alanda öncü isimlerin çalışmalarında bir yandan da yeni popülist yaklaşımlarda din kendini gösterdi. Post-sekülerizm ve anti-sekülerizm yani sekülerleşme karşıtı kavramlarla karşılaşıldı. Son 60 yılda farklılaşan sekülerizm yaklaşımları görüldü. Bunları aksaklık değil, sosyolojinin kavramsallaştırma amacını güttüğü paradigmalar olarak görmek mümkün dedi Özay.

Asım Öz, laiklik ve sekülerleşme tartışmalarının İslam dünyasındaki sosyal bilimcilerin gündemine nasıl girdiğini sordu.

Mehmet Özay laiklik ve sekülerlik iki farklı kavram dedi. Türkiye özelinde ve benzerindeki ülkeler ile daha çok anglo-sakson ülkelerdeki sekülerleşme anlayışı farklı. Türkiye’de laikliğin yerine sekülerlik kullanıldığında, toplumda yaşanan değişmeyi anlamlandırmakta kavram yetersiz kalabilir. İki farklı toplumsal gerçekliği tanımlamada nasıl paradigmada farklılık bulunuyorsa, kavramların toplumlara göre anlamlandırılması da ayrı olmalı. Kişinin toplumda, kamusal alanda ve bireysel hayatında kendi tercihleriyle oluşturduğu dini aynı kefeye koymak yanıltıcı olabilir. Değişen sosyal gerçekliği tanımlamak amacıyla farklı kavramlar kullanılmalı.

Olan Biten Şu; Genişleyen Modernleşme Algısının Getirdiği Tepkiler, Reaksiyonlarla Oluşan Toplumsallık ve Dini Yaklaşımlar

Hem dini olan hem de klasik sekülerleşmenin öngördüğü bazı olguların bir arada yer aldığı toplumsal süreçten bahsediyoruz dedi Özay. Bu yüzden hibrit ya da epistemik ikilikten bahsetmek mümkün. Artık dinin de toplumsal değişikliklerde etkili olduğunu gösteren sistemler var. Dine yer vermenin mümkün olmadığı durumdan, dini kabul eden bir sürece girildi. Görünen şey aslında sosyolojinin gelişmesiyle alakalı, sosyoloji gözlem yaparken bakışlarını dünyadaki farklı toplumsal yapılara yöneltmeye başladı. Çünkü karşısında yüksek modernlik var; post-modern durum. Toplumda dinamik bir yapı var artık ve diğer çoğulculuklara, alternatiflere yol açacak bir yaklaşım söz konusu.

Asım Öz, Türkiye’de özellikle sosyoloji olarak bahsedilen alanının kavranamadığı, dinin laiklik üzerinden algılandığı zamanların olduğunu belirtti. Türkiye’de bu konuyla ilgili olarak sekülerlik ve sekülerliğin çeşitli görünümlerini araştıran çalışmalar hakkına Mehmet Özay’a düşüncelerini sordu.

Sosyolojinin dayandığı bilim üretme vasfının, toplumun analizlenmesi, gözlemlenmesi, aktörlere ulaşımı ve onların görüşlerini toplamasıyla oluşan bir süreç olduğunu zikretti Mehmet Özay.

Karar Verilmesi Gereken Husus Politik Sistem Olarak Laikliği ve Bireysel Bir Tutum, Davranış Olarak Sekülerliği Aynı Kalıba Koyuyor Muyuz, Koymuyor Muyuz?

Batı Avrupa ve anglo-sakson dünyayı ayıran toplumsal farklılıklarda; birinde dinin belli durumlarda kontrol edilmesi, alanın daraltılması, kültürel norm olmaktan çıkarılması varken, diğerinde dinin bireysel alanlarda temsil edilmesine yol açan yaklaşım söz konusu. Dinle devletin ayrılması denildiğinde sosyal araştırma yaptıktan sonra ortaya çıkan sonuçlar bazı kurumlar nezdinde kabul edilmezse çalışmanın toplumsal gerçekliği olmayacaktır.

Asım Öz, 1970’lerden itibaren Şerif Mardin’in çalışmalarıyla birlikte toplumda dinin rolüne ilişkin farkındalığın doğduğunu söyledi. Erken dönemde dinin belki de kültürün bireyler üzerindeki etkisine odaklanan sosyal bilimcilerin çalışmaları üzerine ne söylenebileceğini Mehmet Özay’a sordu.

Özay Türkiye’de laikliğin belirlenmişliğinin söz konusu olduğunu söyledi. Bunun bir örneği de Fransa. Temellerde karar verilmiş bir mekanizma var. Her ne kadar Fransa’da laiklik 1905 sürecinde anayasaya girmiş olsa da devrim öncesinin getirdiği şartların anlayışı da varlığını sürdürdü. Bunun Türkiye’de yansıması kurulu bir sistemle ulus devlet anlayışıyla temellendi. İki farklı toplumda laiklik siyasal rejim olarak inşa edilmiş, din belli anlamlarda tanımlanmış ama yapıları farklılık arz eder hüviyette. Türkiye’ye bakıldığında kendine özgü siyasal, toplumsal oluşumu ve belli ölçeklerdeki dönüşümüne tanık olunur. Laikliğin anayasal olarak değiştiğinin değil, toplumun iç dinamiği değişirken din algısının da değişebilir olduğunu ifade etmek mümkün. Her on yılda bir Türkiye’de din algısının değiştiğine tanık olunur. Kamuoyunda çıkan tepkileri, talepleri görmezden gelmeyen siyasal yapı, bunların önünü açabilecek bir donanım ortaya koymalı. Türkiye dışında gerçekleşen küreselleşmenin etkisi, doğu ve batıyla girişilen ilişkilerle toplum içine sızan değişim unsurlarından bahsedilebilir. Bunu pozitif anlamda görmeli çünkü değişimin istenir, arzu edilir olduğunu söylemekte fayda var.

Şerif Mardin ve diğer akademisyenlerin çalışmalarını yapabilme imkânı buldukları yerler, akademik olarak önlerinin açıldığı kurumlar. Bu yüzden Türkiye’ye dışardan bakarak daha iyi anlamlandırabilecek çalışmalar yapabiliyorlar. Türkiye’deki değişimin ortaya konmasında akademik çalışmaların önemi yadsınamaz ama bu çalışmaların genel kamuoyuna nasıl yansıdığı konusu önemli. Akademik çalışmaların toplumun dikkatini çekebilmesi gerekir.

Asım Öz, Özay’a sekülerleşmeyi sekülerleşme kılan unsurları belirlerken hangi ölçütlerin öne çıkarılabileceğini sordu.

Özay, sekülerleşmenin latince bir kelime olduğunu söyleyerek konuşmaya devam etti. Aydınlanmayla birlikte dini referanslara dayanan bilginin kaynakları, dini olmayan referanslara taşındı; gözlemlenebilir, tanımlanabilir kaynaklar söz konusu oldu. Aydınlanma sürecinde insan aklının ürünü olabilecek bir yapı inşa edilmesi öngörüldü. Dinin alanlarının, sınırlarının çizildiği süreç olarak kabul etmeli bunu. Eski Yunan ve Roma kaynaklarının da etkileri söz konusu. Bahsedilen de bunların siyasi faktörlerden etkilendikleri, yeni bir biçim aradıkları ve aldıkları yeni formda ilerledikleri zaman zarfı. Bu etkileşimin sonuçları modernleşmeden bahsetmeyi gerektirir. Klasik sekülerleşmenin temelinde din aslında kabul edilmez. Toplumsal yapıların gelişme süreçlerinde din ne olacak sorusuna din gerileyecek cevabı verilecektir, çünkü öngörülen nokta burasıdır.

Batı Avrupa’da özellikle 300-400 yılda olan değişimler modernleşme sürecine götürür. Modernleşme sürecinde ya toplumun kendi dinamikleriyle ya da dışarıdan baskılarla; olacağı, olması istenen, beklenen husus sekülerleşmeyi doğurur. Yani dinin kendi kabuğuna çekilmesi ya da tamamen etkinliğini yitirmesi durumlarından biriyle karşılaşılır.

Özay, “Olan Biten Modernleşmenin Dünyanın Çok Geniş Yerlerinde Yaygınlaşması” Dedi

Modernizm, kendi içinden kendisini istemeyen bir anlayışın doğmasını istemiş ve bu post-moderni doğurmuştur. Sekülerliğin kendi iç dinamikleri, felsefesi hala devam ediyor. Ancak onun açtığı bir alanda dini, dinimsi yapıları bireyin inancı ve yaşamında kendini tanımlaması gibi durumlarda özetle ihtiyaç hâsıl olduğunda, seküler ya da laik denilen yapıların alan açtığı ortamda işlevsel olduğu söylenebilir. Modernleşmeyi ortaya koyan akıl, epistemoloji, bilgi kaynakları ise hala duruyor.

Etkinlikleri Pdf Olarak İndir

Seçmiş olduğunuz ay ile ilgili tüm etkinlikleri katalogdan görebilirsiniz

Zeytinburnun'nda Ramazan 2024 Ayı
Broşürü

Hemen İndir

Sıralama Seçenekleri

Zeytinburnun'nda Ramazan 2024

Karne Festivali 2024

Kültür Sanat Kursları 2023 - 2024

3. ON5SIFIR7 FİLM HAFTASI

Mayıs - Haziran 2023

Zeytinburnun'nda Ramazan 2023

Kültür Sanat Kursları 2022-2023

Kültür Sanat Kursları 2021-2022

Mayıs - Haziran 2022

Mayıs - Haziran 2021

Kültür Sanat Kursları 2020-2021

Kültür Sanat Kursları 2019-2020

Kültür Sanat Kursları 2018-2019

Kültür Sanat Kursları 2017-2018

Kültür Sanat Kursları 2016-2017

Kültür Sanat Kursları 2015-2016

Kültür Sanat Kursları 2014-2015

Toprakla Şiir Yazmak

Mevlana’nın Aşk Çağrısı

Sıralama Seçenekleri

Lalezar - Rauf Tuncer

Geleceğin Ustaları 10

Fahreddin Paşa Medine Müdafii

Artı'k Sanat - Metin Aşoğlu

Yıl Sonu Kataloğu 2022 - 2023

Yıl Sonu Kataloğu 2021 - 2022

Yıl Sonu Kataloğu 2020 - 2021

ZKS Kültür Sanat Yıllığı 2023

Edebiyat ve Milli Mücadele Sempozyumu

“Yâ Şehr-i Ramazan” Hat Sergisi

Derin Yüzey - İlhan Aydan

Yeldeğirmenlerine Karşı - M. Zahit Büyükişliyen

Mohammed Imad Sergisi

Asker ve Ressam - Mehmet Ali Laga

Fevzi Karakoç - At'a Senfoni

Geleceğin Şifreleri - Hüsamettin Koçan

Mükemmel Boşluk - Hakan Şarkdemir Resim Sergisi

Formreform - İsmet Yedikardeş Retrospektifi

Hattat Mustafa Halim Özyazıcı

Kitaplar ve Kağıtlar

10 Yılda Yarışma Fotoğrafları Seçkisi

Mebus ve Şair Mehmet Âkif Ersoy

Zeytinburnu'nun 50 Yılı

Kültür ve Sanat Hayatımızda Ebüzziya Ailesi

Eski Evler ve Sokaklar

Medeniyetler Kapısı Mardin

Sanat ve Yaşamın İzinde

Şehre Tarih Düşmek

İrem Minyatür Sergisi

Sübhan Tespih Sergisi

Afrika’da Alınteri

Hakimiyet-i Milliye Timsali Bayrak

Gölgenin Tasarımı

Tophane İşi Lülecilik

Yerler ve Gökler Minyatür Sergisi

Katman Kat-ı Sergisi

Kültürel Semboller

Harflerin İzinde Hat Sergisi

Geleneğe Çağdaş Yorumlar

Bizde ve Dünyada Madalya Heykeltıraşlığı

Uluslararası Cam ve Kağıt Sanatları Sergisi

Geçmişten Günümüze Neyzen Emin Dede

Hayattan İzler Resim Sergisi

Ebruda İstanbul Düşleri Sergisi

Taner Alakuş ve Öğrencileri Minyatür Sergisi

Altın Laleler Ebru Sergisi

Sıralama Seçenekleri

Zeytinburnun'nda Ramazan 2024

Lalezar - Rauf Tuncer

Karne Festivali 2024

Geleceğin Ustaları 10

Fahreddin Paşa Medine Müdafii

Artı'k Sanat - Metin Aşoğlu

Kültür Sanat Kursları 2023 - 2024

Yıl Sonu Kataloğu 2022 - 2023

Yıl Sonu Kataloğu 2021 - 2022

Yıl Sonu Kataloğu 2020 - 2021

ZKS Kültür Sanat Yıllığı 2023

3. ON5SIFIR7 FİLM HAFTASI

Mayıs - Haziran 2023

Edebiyat ve Milli Mücadele Sempozyumu

“Yâ Şehr-i Ramazan” Hat Sergisi

Derin Yüzey - İlhan Aydan

Zeytinburnun'nda Ramazan 2023

Yeldeğirmenlerine Karşı - M. Zahit Büyükişliyen

Mohammed Imad Sergisi

Asker ve Ressam - Mehmet Ali Laga

Fevzi Karakoç - At'a Senfoni

Kültür Sanat Kursları 2022-2023

Kültür Sanat Kursları 2021-2022

Geleceğin Şifreleri - Hüsamettin Koçan

Mayıs - Haziran 2022

Mükemmel Boşluk - Hakan Şarkdemir Resim Sergisi

Formreform - İsmet Yedikardeş Retrospektifi

Hattat Mustafa Halim Özyazıcı

Kitaplar ve Kağıtlar

10 Yılda Yarışma Fotoğrafları Seçkisi

Mayıs - Haziran 2021

Mebus ve Şair Mehmet Âkif Ersoy

Zeytinburnu'nun 50 Yılı

Kültür ve Sanat Hayatımızda Ebüzziya Ailesi

Kültür Sanat Kursları 2020-2021

Eski Evler ve Sokaklar

Medeniyetler Kapısı Mardin

Sanat ve Yaşamın İzinde

Kültür Sanat Kursları 2019-2020

Şehre Tarih Düşmek

Kültür Sanat Kursları 2018-2019

Kültür Sanat Kursları 2017-2018

İrem Minyatür Sergisi

Sübhan Tespih Sergisi

Afrika’da Alınteri

Hakimiyet-i Milliye Timsali Bayrak

Kültür Sanat Kursları 2016-2017

Gölgenin Tasarımı

Tophane İşi Lülecilik

Yerler ve Gökler Minyatür Sergisi

Katman Kat-ı Sergisi

Kültürel Semboller

Kültür Sanat Kursları 2015-2016

Kültür Sanat Kursları 2014-2015

Harflerin İzinde Hat Sergisi

Toprakla Şiir Yazmak

Geleneğe Çağdaş Yorumlar

Mevlana’nın Aşk Çağrısı

Bizde ve Dünyada Madalya Heykeltıraşlığı

Uluslararası Cam ve Kağıt Sanatları Sergisi

Geçmişten Günümüze Neyzen Emin Dede

Hayattan İzler Resim Sergisi

Ebruda İstanbul Düşleri Sergisi

Taner Alakuş ve Öğrencileri Minyatür Sergisi

Altın Laleler Ebru Sergisi

Kapat
zksm
zeytinburnu belediyesi
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edin